“Bu, matematiğe nasıl aşık olduğumun bir hikayesi. Her şey 4. sınıfta başladı ve 4. sınıf öğretmenim ile tanıştım ve o her zaman kendini bir matematikçi olarak görürdü. Onun enerjisi, motivasyonu ve matematiğe olan sevgisi temel olarak matematiği sevmeme de yansıdı. Matematik öğrenme yöntemleri benim için o kadar kolaydı ki matematik öğrenmeyi eğlenceli hale getirdi! Matematiği öğrenmeme gerçekten yardımcı olan tek şey, 2 çarpım tablosu, 5 çarpım tablosu gibi çarpma işlemlerini öğrenmekti. O, çarpım tablosunun matematiğin temeli olduğuna ve eğer çarpım tablosunu kafanın arkasından biliyorsan, o zaman matematiğin geri kalanı bir esinti olacak. Bize her zaman söylediği bir söz vardı, o da “Fazladan gidin!” ve bunun sadece matematik için değil, hayatta da geçerli olduğunu açıkladı. Herhangi bir şeye fazladan mil katmaya istekliysen, o zaman çok ileri gideceksin. Bunu hala hatırladığımdan beri kalbime aldım ve bunu gelecekteki mühendislik kariyerime uyguladım. 4. sınıfta 12. sınıfa kadar fazladan yol kat ettim ve o fazladan yol kat etmeye devam edeceğim.”